Güneş ışınlarının cilt üzerindeki zararlı etkileri bilinen bir gerçek. Ancak uzmanlar, yalnızca açık havada değil, camın arkasında da güneşten korunmanın önemli olduğunu vurguluyor. Yapılan araştırmalara göre, pencere camları ve araç camları UVB ışınlarını büyük ölçüde engellese de, cilt yaşlanmasına ve cilt kanserine yol açabilen UVA ışınlarının büyük bir kısmı içeri sızıyor.
Güneş ışınlarının yüzde 95’ini oluşturan UVA ışınları, cildin derin katmanlarına nüfuz ederek hücre hasarına ve erken yaşlanmaya neden olabiliyor. Araç ön camları, özel lamine yapıları sayesinde UVA’nın yüzde 98’ini bloke ederken, yan ve arka camlar bu korumayı sağlayamıyor. Uzmanlar, yan camlardan geçen UVA oranının yüzde 4 ila 56 arasında değişebileceğini belirtiyor.
Uzmanlar, özellikle uzun yolculuklarda veya yoğun trafik sırasında şu önlemleri öneriyor:
- Cam filmi kullanarak UVA ışınlarının büyük bölümünü engellemek,
- Uzun sürüşlerde güneş kremi sürmek,
- Gözleri ve cildi korumak için UV filtreli güneş gözlüğü kullanmak.
Güneş ışınları, evde ve ofiste de risk oluşturuyor.
Güneş ışınları yalnızca araç içinde değil, ev ve ofislerde de tehlike oluşturabiliyor. Geniş camların olduğu alanlarda uzun süre oturan kişilerin, UVA ışınlarına maruz kalarak ciltlerinde hasar oluşabileceği belirtiliyor. Bunun önüne geçmek için UV filtreli cam filmleri veya perdelerin kullanılması öneriliyor. Uzmanlar, güneşin zararlı etkilerinin yalnızca açık havada değil, camın arkasında da devam ettiğine dikkat çekiyor. Cilt sağlığını korumak için araç içinde ve kapalı alanlarda da güneşten korunma önlemleri almak büyük önem taşıyor.
Kaynak: Mashable
