Meclis İnsan Hakları Komisyonu, Çocuk Hakları Alt Komisyonu, 6 Şubat depremlerinden etkilenen çocuklarla ilgili çalışmalarını bir raporda topladı. Raporda, bölge halkı ve çocuklara yönelik çalışmalar hakkında bilgi edinmek amacıyla kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerin katılımıyla 7 toplantı düzenlendiği belirtildi.
Ayrıca, Adıyaman, Antep, Maraş, Hatay, Malatya, Elazığ ve Diyarbakır’da saha incelemeleri yapıldığı ifade edildi. Saha ziyaretleri sırasında bölgede görev yapan mülki amirler, idari yetkililer, uzmanlar, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşlarla görüşmeler gerçekleştirildiği de raporda yer aldı.
Özel desteğe ihtiyaç duyan çocuk sayısı artabiliyor.
Bir depremin veya diğer doğal afetlerin ardından, kritik altyapının, iletişim hatlarının ve tedarik süreçlerinin tahrip olmasıyla çocuk koruma sistemleri üzerindeki yük aşırı artabiliyor. Bu durum, ani ihtiyaç artışı nedeniyle daha da zorlayıcı hale gelir. Çocuk koruma personeli, sosyal hizmet çalışanları ve sahadaki diğer personel de afetlerden etkilenen nüfus içinde yer alıyor. Dolayısıyla, güvenli ve aile temelli alternatif bakım düzenlemelerinden faydalananlar da dahil, özel desteğe ihtiyaç duyan çocuk sayısı hızla artıyor.
Uzmanlar, afet sonrasında çocukların korunması ve ihtiyaçlarının karşılanması için hızlı ve etkili müdahalelerin önemine dikkat çekiyor. Toplumun, çocukların sağlıklı gelişimlerini sürdürebilmeleri için bu süreçte daha duyarlı ve destekleyici olması gerektiği vurgulanıyor.
Raporda depremin üzerinden bir yıl geçmiş olmasına rağmen çocukların karşılaştığı bazı sorunların devam ettiği belirtiliyor.
Raporda şu ifadelere yer veriliyor: “Depremzede çocuklar, yaşadıkları sağlık sorunları, kayıplar, korku, kaygı ve belirsizlik gibi stres kaynaklarıyla başa çıkmaya çalışıyorlar. Bu süreç, yas dönemleriyle iç içe geçmiş durumda. Depremler sonrasında çocukların varoluşsal güvenlik duyguları sarsılmış, yakın çevrelerinde yaşadıkları kayıplarla başa çıkmak zorunda kalmış ve günlük rutinleri, sorumlulukları ve rolleri değişmiştir. Depremler sonrasında aileleriyle birlikte başka bölgelere göç etmek zorunda kalan çocuklar, uyum sorunları, aidiyet eksikliği ve kültürel farklılıklarla mücadele etmek zorunda kalmışlardır.
“Bu bağlamda, depremin çocuklar üzerinde yarattığı olumsuz etkileri en aza indirmek ve çocukların normal yaşam akışlarına geri dönmelerini sağlamak için kamu tedbirleri ve bireysel hazırlıkların artırılması, sosyal yardımların çeşitlendirilerek ve güçlendirilerek vatandaşlara ulaştırılması büyük önem taşımaktadır.”
Evlat edinme ve koruyucu aile başvurularında durum değerlendirmesi devam ediyor.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, 1582 çocuk ve 1126 koruyucu aile ile birebir görüşmeler yapılarak durum değerlendirmesi gerçekleştirildiğini belirtti.
Kaynaklar: Gerçek Gündem, Unicef