Navigasyon sistemlerinin doğruluğunu artırmak için iyonosfer haritalaması kritik öneme sahipken, mevcut yöntemler büyük sınırlamalarla karşılaşıyor. Geleneksel yer tabanlı Küresel Navigasyon Uydu Sistemi (GNSS) istasyonları iyonosferik toplam elektron içeriğinin ayrıntılı haritalarını sağlasa da, kapsamları sınırlıdır ve özellikle uzak bölgelerde büyük veri boşlukları oluşturur. Ancak Google Research, bu sorunu çözmek için yenilikçi bir yaklaşım geliştirdi.
ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki Mountain View şehrinde bulunan Google Research ekibi, Nature dergisinde yayımladıkları çalışmada, milyonlarca Android akıllı telefonun sensör ağı olarak kullanıldığı bir navigasyon çözümü sundu. Çalışma, akıllı telefonların, GNSS istasyonlarına kıyasla daha düşük hassasiyete sahip olmasına rağmen, verimli bir şekilde kapsama alanını iki katına çıkardığını ve iyonosfer verilerinin doğruluğunu artırdığını gösteriyor. Bu çözüm, aynı zamanda uzun süredir devam eden altyapı sorunlarını da ortadan kaldırıyor.
Google, yeni bir navigasyon yöntemi geliştiriyor.
Google’ın araştırmasında, çift frekanslı GNSS alıcılarıyla donatılmış milyarlarca akıllı telefonun verileri toplandı. Akıllı telefonlar, geleneksel istasyonların aksine mobil, yaygın ve büyük miktarda veri yakalama kapasitesine sahip cihazlardır. Google, her bir telefonu bir uydu yer istasyonu gibi kullanarak, geniş kapsamlı bir veri tabanı oluşturdu. Araştırmacılar, bu cihazlardan gelen ölçümleri toplayıp ortalamasını alarak, özel izleme istasyonlarıyla karşılaştırılabilir doğruluk sağladılar. Ayrıca, güneş fırtınaları ve plazma yoğunluk yapıları gibi olayları da çözümlediler.
Google’ın yeni yöntemi, GPS uydularına bağımlılığı azaltarak daha ayrıntılı iyonosfer haritalaması sunuyor.
Bu yeni yöntem, yalnızca GPS uydularına dayalı haritalama ile sınırlı kalmıyor; aynı zamanda kullanıcıların yoğun olarak bulunduğu bölgelerde, milyonlarca telefonun katkısıyla iyonosferin çok daha ayrıntılı haritalarını elde edebiliyoruz. Ayrıca, Avrupa’daki orta enlem çukurları ve daha önce seyrek istasyonlar nedeniyle gözlemlenemeyen ekvator anomalileri de artık izlenebiliyor.
Kaynak: Chip