Bilim insanları, galaksilerin merkezinde bulunan süper kütleli kara deliklerin (SMBH) yaşlarını ve kökenlerini araştırıyor. Bu devasa cisimler, Güneş’in milyarlarca katı kütleye sahip ve çevrelerindeki maddeyi yutarak büyür. Bizim galaksimizin merkezi olan Samanyolu’nda da bir SMBH bulunur: Sagittarius A* (Sgr A*). Yaklaşık dört milyon güneş kütlesi büyüklüğünde olan bu kara deliğin, 9 milyar yıl önce bir galaksi birleşmesi sonucunda oluştuğu düşünülüyor.
Astrofizikçiler, Sgr A*’yı inceleyerek onun nasıl ve ne zaman oluştuğunu anlamak için Event Horizon Teleskobu’nun (EHT) verilerini kullanıyor. EHT, 2017 yılında M87 galaksisinin merkezindeki kara deliği ilk kez görüntülemişti ve 2022 yılında Sgr A*’yı da gözlemledi. Bu gözlemler, Sgr A*’nın hızlı bir şekilde döndüğünü ve Samanyolu galaksisi düzlemine göre eğik bir konumda bulunduğunu ortaya koydu. Bu, Sgr A*’nın geçmişte başka bir kara delikle birleşmiş olabileceğine dair önemli bir ipucu.
Sagittarius A’nın dönme özellikleri bu birleşme olayına işaret.
Nevada Üniversitesi Las Vegas’tan (UNLV) astrofizikçiler Yihan Wang ve Bing Zhang, Nature Astronomy dergisinde yayımladıkları makalede, bu birleşmenin muhtemelen Gaia-Enceladus adlı kaybolmuş bir uydu galaksiyle gerçekleştiğini öne sürüyor. Bilgisayar simülasyonları kullanarak yaptıkları çalışmalarda, Sgr A*’nın şu anki dönme özelliklerinin bu birleşme olayına işaret ettiğini gösteriyorlar.
Gaia-Enceladus ile Samanyolu arasındaki birleşme, Sgr A*’nın dönme hızını ve yönelimini dramatik bir şekilde değiştirmiş olabileceği düşünülüyor. Bu bulgular, SMBH’lerin nasıl büyüdüğüne ve evrildiğine dair yeni bilgiler sunuyor. Ayrıca, gelecekte bu tür birleşmelerin daha iyi anlaşılabilmesi için kütleçekimsel dalga gözlemevlerinin geliştirilmesi planlanıyor.
NASA ve ESA, bu dalgaları tespit etmek amacıyla LISA (Lazer İnterferometresi Uzay Anteni) adlı bir projeyi yürütüyor.
LISA, birbirinden milyonlarca kilometre uzakta yer alan üç uzay aracından oluşacak ve bu araçlar, kütleçekimsel dalgaları tespit edebilecek hassasiyette olacak. Wang ve Zhang’ın çalışması, Sgr A* gibi SMBH’lerin evrimini anlamada önemli bir adım atılmasını sağlıyor. Bu araştırma, yalnızca Sgr A*’nın oluşumunu açıklamakla kalmıyor, aynı zamanda galaksimizin tarihini ve büyük kozmik birleşmelerin SMBH’lerin evrimindeki rolünü de daha derinlemesine kavramamıza olanak tanıyor. Evrenin en büyük ve en gizemli nesnelerinden biri olan SMBH’lerin kökenine dair bu tür keşifler, evrendeki yerimizi ve galaksilerin nasıl oluşup evrildiğini daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor.
Kaynak: Universe Today