Uyku ve Alzheimer hastalığı arasındaki bağlantı, bilim dünyasında giderek daha fazla ilgi görüyor. 2023’te yayımlanan bir araştırma, uyku haplarının, beyni temizleyen sıvıda toksik protein kümelerinin birikimini azaltabileceğini öne sürdü. Washington Üniversitesi’nden araştırmacılar, uyku kliniğinde iki gece boyunca uykusuzluk tedavisi olarak yaygın kullanılan suvorexant adlı ilacı alan kişilerin, Alzheimer hastalığının iki temel proteini olan amiloid-beta ve tau’da hafif bir azalma yaşadığını gözlemlediler. Bu çalışma, uyku ile Alzheimer’ın moleküler belirteçleri arasındaki bağlantıyı inceleyen kısa süreli ve sınırlı bir deney niteliğinde.
Alzheimer hastalığının erken uyarı işareti olarak kabul edilen uyku bozuklukları, hafıza kaybı ve bilişsel gerileme gibi semptomlardan önce ortaya çıkabilir. Araştırmacılar, uykunun teşvik edilmesinin, beynin kendisini proteinlerden ve diğer atık ürünlerden temizlemesine yardımcı olabileceğini düşünüyor. Ancak, uyku haplarının bu konuda tek başına yeterli olup olmayacağına dair daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.
Uyku hapları Alzheimer’ı önleyebilir mi?
Washington Üniversitesi Uyku Tıbbı Merkezi’nden nörolog Brendan Lucey, uyku haplarının Alzheimer’ı önleyici bir tedavi olarak yorumlanmasının erken olduğunu belirtti. Çalışma, sadece iki gece sürmüş ve bilişsel bozukluk belirtisi göstermeyen, uyku sorunu olmayan 38 orta yaşlı katılımcıyı kapsıyor. Ayrıca, uyku haplarına uzun süre bağımlı hale gelme riski ve bu ilaçların derin uyku evrelerini engelleyebileceği endişeleri de vurgulanıyor.
Araştırmacılar, uyku haplarının beyin ve omuriliği temizleyen beyin omurilik sıvısındaki protein seviyelerini etkileyip etkilemediğini değerlendirdi. Sonuçlar, amiloid-beta konsantrasyonlarının, plaseboya kıyasla suvorexant ile yüzde 10 ila 20 oranında azaldığını gösterdi. Daha yüksek dozda suvorexant, tau protein seviyelerinde geçici bir azalma sağlamış, ancak bu etki 24 saat içinde geri dönüş gösterdi.
Uzun vadeli çalışmalara ihtiyaç var.
Lucey, uyku haplarının Alzheimer hastalığının patolojik sürecini önleyici bir tedavi olarak kullanılabilmesi için daha kapsamlı ve uzun süreli çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu vurgulanıyor. Bu arada, uyku hijyeninin iyileştirilmesi ve uyku bozuklukları için tedavi arayışının beyin sağlığı üzerinde olumlu etkiler yaratabileceği belirtildi.
Kaynak: Science Alert